İSA'NIN DAĞDAKİ VAAZ SERİSİ
|
|
10. DOĞRULUK UĞRUNA ZULÜM
Matta 5:10-12 Ne mutlu doğruluk uğruna zulüm görenlere! Çünkü Göklerin Egemenliği onlarındır. 11 "Benim yüzümden insanlar size sövüp zulmettikleri, yalan yere size karşı her türlü kötü sözü söyledikleri zaman ne mutlu size! 12 Sevinin, sevinçle coşun! Çünkü göklerdeki ödülünüz büyüktür. Sizden önce yaşayan peygamberlere de böyle zulmettiler."
İsa'yı dinleyenler, İsa'nın Romalılara karşı bir başkaldırma ilan etmesini hevesle bekliyorlardı. Halk, yüceltilmiş bir ülke ve zengin olmak istiyordu. İsa ruhta yoksul ve yumuşak huyulu olmasından bahsettiği zaman, millet hüsrana uğradı. Göklerin Egemenliği'nin kisileri, kibir, bencillik ve mal hırsı beslemez.
İsa, O'nun takipçilerinin, güçlü bir ülkede mevki sahibi ve zengin kişiler olacaklarını değil doğruluk uğruna zulüm göreceklerini belirtiyor. Bu, kulağımıza biraz tuhaf geliyor değil mi? Bir kişi doğruluk için neden zulum görsün ki?
Şu deyimi duymuşsunuzdur:
Doğru söyleyen dokuz köyden kovulur.
Peki dürüst adam dokuz köyden neden kovulur?
Dünyanın sistemleri benlik üzerinde kuruludur. Bu sistemler bencillik, gurur, ve açgözlülük aracılığıyla çalışır. İnsanlar bu sistemleri seviyorlar. İnsanlar bu sistemlerin içinde çalışıyorlar ve o sistemlerde menfaat buldukları sürece o sistemleri destekliyorlar.
Daha önce Kemal Sunal'ın Koltuk Belası filiminden örnek almıştım ya, tekrar atnı şeyi yapacağım: Kemal Sunal bir tatil kentinde çalışan saf görünüşlü bir devlet memurudur. Müteahhit, Kemal'ın ofisine gelip, kasabanın korunmaya alınmış bakir koyunda bir otel inşaat etmek istiyor. Kemal adama bunun yasak olduğunu söylüyor. Müteahhit ne yapıyor? "Ben ülkemizin doğal güzelliklerini koruyup yasalarına uymak istiyorum" mu diyor? Hayır. Kemal'e para yedirmeye çalışıyor. Neden? Müteahhit para istiyor. Müteahhit sadece ve sadece kendisini düşünüyor. Kemal rüşveti reddediyor. Müteahhit Kemal'i doğruluğu için seviyor mu? Hayır. Doğruluğu için Kemal'den nefret ediyor.
Kemal saf olduğu için ondan faydalanabileceklerini düşünerek onu belediye başkanı yapıyorlar. Kemal, Belediye başkanı olunca, tek tek belediye kanunlarını uygulamaya başlıyor. Fırıncı hafif ekmek yaparken yakalanıyor. Benzin istasyonu inceltilmiş benzin satarken yakalanıyor. Kemal, bu müesseseleri cezalandırıp kapatıyor. Halk Kemal'i doğruluğu için seviyor mu? Hayır ondan nefret ediyor.
İnsanlar torpil seviyorlar. Torpil ile başkalarının ulaşamadıkları yararları almayı seviyorlar. Belki bir trafik cezasının iptal edilmesi için olabilir. Belki kaçak ev inşaatı olabilir. Belki sırada beklemeden doktor muayanesi almak olabilir. Belki belediyeden sözleşmeyi almak olabilir. Belki kaçak bir iş için ruhsat almak olabilir. Ondan menfaat alabilecekleri müddetçe insanlar bu torpil sistemini seviyorlar. Herkesin eşit olduğu bir sistemi istemiyorlar. Haksız menfaati alabilecekleri sistemi istiyorlar.
İmkanları zayıf olanlar için öğrenci yurdu yapan bir adamı tanıyorum. O'nun yeğeninin yeterli parası vardı ama her gün otobüsle okula gitmek istemedi. Yeğen, torpil ile zengin amcasının yurtta bir yer kendisine vermesini istedi. Yeğeninin yeterli gücü olduğunu öne süren amcası ricasını reddetti. Yeğen amcasını paraları kısıtlı öğrencileri desteklediği için sevdi mi? Hayır, kendisne torpil yapmadığı için ona kızdı.
Çok kişi, sigara , alkol ve kaba şakaları bıraktıkları zaman arkadaşlarını kaybettiklerinin farkına varıyorlar. Neden? Temiz ve doğru hayatlarını arkadaşları sevmedi. Arkadaşlarının vicdan azabı vardı. Doğruluk, sessiz olmasına karşın günahı yüksek sesle kınıyor.
Yaratılış 4:3-8 Günler geçti. Bir gün Kayin [Kabil] toprağın ürünlerinden RAB'be sunu getirdi. 4 Habil de sürüsünde ilk doğan hayvanlardan bazılarını, özellikle de yağlarını getirdi. RAB Habil'i ve sunusunu kabul etti. 5 Kayin'le sunusunu ise reddetti. Kayin çok öfkelendi, suratını astı. 6 RAB Kayin'e, "Niçin öfkelendin?" diye sordu, "Niçin surat astın? 7 Doğru olanı yapsan, seni kabul etmez miyim? Ancak doğru olanı yapmazsan, günah kapıda pusuya yatmış, seni bekliyor. Ona egemen olmalısın." 8 Kayin kardeşi Habil'e, "Haydi, tarlaya gidelim" dedi. Tarlada birlikteyken kardeşine saldırıp onu öldürdü.
Kabil kardeşini neden öldürdü? Habil'in, kardeşini bu kadar öfkelendirdiği şey neydi? Habil hiçbir şey yapmadı. Habil doğruydu Kabil ise doğru değildi. Kabil'i, kardeşini öldürecek kadar kızgın yapan buydu.
Yuhanna 3:20 Kötülük yapan herkes ışıktan nefret eder ve yaptıkları açığa çıkmasın diye ışığa yaklaşmaz.
Bu öfke zulmü motive ediyor. Bu öfke dürüst adam 9 köyden kovuyor. Bu öfkenin kaynağı Şeytan'dır. Doğru bir hayat yaşamaya çalışıyorsanız hayatınızın zorlaşacağını vaat ediyorum. Düşünemediğiniz yerlerden sıkıntılar ortaya çıkacak. Şeytan cesaretinizi kırıp doğruluğu günah için değiştirmenize çalışacak. Siz, yanlış yolda olduğunuzu düşünmeye ayartılabilirsiniz. Kendinize, "Ben doğru yolda olsaydım Allah beni esenlik ve rahatlıkla bereketlerdi. Bu kadar sıkıntılarım olmazdı" diyebilirsiniz. Oysa, İsa bize doğru yolda olanların sıkıntıları olacağını söyledi. Kötü insanlar sizi dışlayacak.
Matta 5:11 "Benim yüzümden insanlar size sövüp zulmettikleri, yalan yere size karşı her türlü kötü sözü söyledikleri zaman ne mutlu size!"
İsa, zulümlerin özellikle Kendisi yüzünden geleceğini söylüyor. Bir atesit olursanız insanları ilgilendirmez. Budist veya reenkarnasyon ile ilgili garip fikirleriniz varsa eğer insanların dikkatini pek fazla çekemezsiniz. Ancak siz," Ben İsa'nın takipçisiyim” derseniz, o zaman zulim göreceksiniz.
Siz Isa Mesih’i takip ediyorsunuz. İnsanlar, sizinle beraber olurlarsa, Allah'ın ve toplumun onları kötülüklerle cezalandıracağını düşünüyorlar. Kendilerini Allah'ın gazabından korumak için sizden uzak kalacaklar. Sizinle işlerini kesebilirler. Aşağılayan sözleri söyleyebilirler.
Belki kendi kendinize, "İsa'ya inanmadan önce her şey iyiydi fakat şimdi her şey kötü. İsa'yı takip ettiğim için Allah beni cezalandırıyor" diye düşünebilirsiniz. İsa’yı takip ederek Tanrı'nın Egemenliği'ne girecekseniz, bu dünyada zulüm göreceksiniz.
İsa hiç günah işlemedi. Yine de hayatı boyunca zulmedildi, sonunda öldürüldü. Günah işlemediğine göre neden insanlar ondan bu kadar nefret ettiler?
Yuhanna 3:19-21 Yargı da şudur: Dünyaya ışık geldi, ama insanlar ışık yerine karanlığı sevdiler. Çünkü yaptıkları işler kötüydü. 20 Kötülük yapan herkes ışıktan nefret eder ve yaptıkları açığa çıkmasın diye ışığa yaklaşmaz. 21 Ama gerçeği uygulayan kişi yaptıklarını, Tanrı'ya dayanarak yaptığını göstermek için ışığa gelir.
İsa bize, zulmedildiğimiz zaman mutlu olmamız gerektiğini söyledi. Zulmedildiğimiz zaman nasıl mutlu olabiliriz ki? Çünkü bizden önce peygamberler de zulmedildiler. Ama peygamberler, Allah'ın gücüyle desteklendiler. Tanrı'nın Vaadi şudur:
2. Korintliler 12:9-10 Ama O bana, "Lütfum sana yeter. Çünkü gücüm, güçsüzlükte tamamlanır" dedi. İşte, Mesih'in gücü içimde bulunsun diye güçsüzlüklerimle sevinerek daha çok övüneceğim. 10 Bu nedenle Mesih uğruna güçsüzlükleri, hakaretleri, zorlukları, zulümleri ve darlıkları sevinçle karşılıyorum. Çünkü ne zaman güçsüzsem, o zaman güçlüyüm.
Peygamberlerin ödülü büyüktür ve bizimki de:
Romalılar 8:18 Kanım şu ki, bu anın acıları, gözümüzün önüne serilecek yücelikle karşılaştırılmaya değmez.
2. Korintliler 4:17-18 Çünkü geçici, hafif sıkıntılarımız bize, ağırlıkta hiçbir şeyle karşılaştırılamayacak kadar büyük, sonsuz bir yücelik kazandırmaktadır. 18 Gözlerimizi görünen şeylere değil, görünmeyenlere çeviriyoruz. Çünkü görünenler geçicidir, görünmeyenlerse sonsuza dek kalıcıdır.
Şimdi, İsa'nın takipçisi olduğunuz için çeşitli sıkıntılara katlanıyor musunuz? Acı çekiyormusunuz? İnsanlar size dalga mı geçiyorlar? Sizden uzak mı duruyorlar? Öyleyse, siz yalnız değilsiniz. Peygamberlere de zulmettiler. Tıpkı peygamberlerin yanında olduğu gibi, Rab sizin de yanınızdadır. Tanrı sizi güçlendireceği için mutlu ve güvende olabilirsiniz. Tanrı'nın sonsuz egemenliğinde yeriniz var.
İsa'yı dinleyenler, İsa'nın Romalılara karşı bir başkaldırma ilan etmesini hevesle bekliyorlardı. Halk, yüceltilmiş bir ülke ve zengin olmak istiyordu. İsa ruhta yoksul ve yumuşak huyulu olmasından bahsettiği zaman, millet hüsrana uğradı. Göklerin Egemenliği'nin kisileri, kibir, bencillik ve mal hırsı beslemez.
İsa, O'nun takipçilerinin, güçlü bir ülkede mevki sahibi ve zengin kişiler olacaklarını değil doğruluk uğruna zulüm göreceklerini belirtiyor. Bu, kulağımıza biraz tuhaf geliyor değil mi? Bir kişi doğruluk için neden zulum görsün ki?
Şu deyimi duymuşsunuzdur:
Doğru söyleyen dokuz köyden kovulur.
Peki dürüst adam dokuz köyden neden kovulur?
Dünyanın sistemleri benlik üzerinde kuruludur. Bu sistemler bencillik, gurur, ve açgözlülük aracılığıyla çalışır. İnsanlar bu sistemleri seviyorlar. İnsanlar bu sistemlerin içinde çalışıyorlar ve o sistemlerde menfaat buldukları sürece o sistemleri destekliyorlar.
Daha önce Kemal Sunal'ın Koltuk Belası filiminden örnek almıştım ya, tekrar atnı şeyi yapacağım: Kemal Sunal bir tatil kentinde çalışan saf görünüşlü bir devlet memurudur. Müteahhit, Kemal'ın ofisine gelip, kasabanın korunmaya alınmış bakir koyunda bir otel inşaat etmek istiyor. Kemal adama bunun yasak olduğunu söylüyor. Müteahhit ne yapıyor? "Ben ülkemizin doğal güzelliklerini koruyup yasalarına uymak istiyorum" mu diyor? Hayır. Kemal'e para yedirmeye çalışıyor. Neden? Müteahhit para istiyor. Müteahhit sadece ve sadece kendisini düşünüyor. Kemal rüşveti reddediyor. Müteahhit Kemal'i doğruluğu için seviyor mu? Hayır. Doğruluğu için Kemal'den nefret ediyor.
Kemal saf olduğu için ondan faydalanabileceklerini düşünerek onu belediye başkanı yapıyorlar. Kemal, Belediye başkanı olunca, tek tek belediye kanunlarını uygulamaya başlıyor. Fırıncı hafif ekmek yaparken yakalanıyor. Benzin istasyonu inceltilmiş benzin satarken yakalanıyor. Kemal, bu müesseseleri cezalandırıp kapatıyor. Halk Kemal'i doğruluğu için seviyor mu? Hayır ondan nefret ediyor.
İnsanlar torpil seviyorlar. Torpil ile başkalarının ulaşamadıkları yararları almayı seviyorlar. Belki bir trafik cezasının iptal edilmesi için olabilir. Belki kaçak ev inşaatı olabilir. Belki sırada beklemeden doktor muayanesi almak olabilir. Belki belediyeden sözleşmeyi almak olabilir. Belki kaçak bir iş için ruhsat almak olabilir. Ondan menfaat alabilecekleri müddetçe insanlar bu torpil sistemini seviyorlar. Herkesin eşit olduğu bir sistemi istemiyorlar. Haksız menfaati alabilecekleri sistemi istiyorlar.
İmkanları zayıf olanlar için öğrenci yurdu yapan bir adamı tanıyorum. O'nun yeğeninin yeterli parası vardı ama her gün otobüsle okula gitmek istemedi. Yeğen, torpil ile zengin amcasının yurtta bir yer kendisine vermesini istedi. Yeğeninin yeterli gücü olduğunu öne süren amcası ricasını reddetti. Yeğen amcasını paraları kısıtlı öğrencileri desteklediği için sevdi mi? Hayır, kendisne torpil yapmadığı için ona kızdı.
Çok kişi, sigara , alkol ve kaba şakaları bıraktıkları zaman arkadaşlarını kaybettiklerinin farkına varıyorlar. Neden? Temiz ve doğru hayatlarını arkadaşları sevmedi. Arkadaşlarının vicdan azabı vardı. Doğruluk, sessiz olmasına karşın günahı yüksek sesle kınıyor.
Yaratılış 4:3-8 Günler geçti. Bir gün Kayin [Kabil] toprağın ürünlerinden RAB'be sunu getirdi. 4 Habil de sürüsünde ilk doğan hayvanlardan bazılarını, özellikle de yağlarını getirdi. RAB Habil'i ve sunusunu kabul etti. 5 Kayin'le sunusunu ise reddetti. Kayin çok öfkelendi, suratını astı. 6 RAB Kayin'e, "Niçin öfkelendin?" diye sordu, "Niçin surat astın? 7 Doğru olanı yapsan, seni kabul etmez miyim? Ancak doğru olanı yapmazsan, günah kapıda pusuya yatmış, seni bekliyor. Ona egemen olmalısın." 8 Kayin kardeşi Habil'e, "Haydi, tarlaya gidelim" dedi. Tarlada birlikteyken kardeşine saldırıp onu öldürdü.
Kabil kardeşini neden öldürdü? Habil'in, kardeşini bu kadar öfkelendirdiği şey neydi? Habil hiçbir şey yapmadı. Habil doğruydu Kabil ise doğru değildi. Kabil'i, kardeşini öldürecek kadar kızgın yapan buydu.
Yuhanna 3:20 Kötülük yapan herkes ışıktan nefret eder ve yaptıkları açığa çıkmasın diye ışığa yaklaşmaz.
Bu öfke zulmü motive ediyor. Bu öfke dürüst adam 9 köyden kovuyor. Bu öfkenin kaynağı Şeytan'dır. Doğru bir hayat yaşamaya çalışıyorsanız hayatınızın zorlaşacağını vaat ediyorum. Düşünemediğiniz yerlerden sıkıntılar ortaya çıkacak. Şeytan cesaretinizi kırıp doğruluğu günah için değiştirmenize çalışacak. Siz, yanlış yolda olduğunuzu düşünmeye ayartılabilirsiniz. Kendinize, "Ben doğru yolda olsaydım Allah beni esenlik ve rahatlıkla bereketlerdi. Bu kadar sıkıntılarım olmazdı" diyebilirsiniz. Oysa, İsa bize doğru yolda olanların sıkıntıları olacağını söyledi. Kötü insanlar sizi dışlayacak.
Matta 5:11 "Benim yüzümden insanlar size sövüp zulmettikleri, yalan yere size karşı her türlü kötü sözü söyledikleri zaman ne mutlu size!"
İsa, zulümlerin özellikle Kendisi yüzünden geleceğini söylüyor. Bir atesit olursanız insanları ilgilendirmez. Budist veya reenkarnasyon ile ilgili garip fikirleriniz varsa eğer insanların dikkatini pek fazla çekemezsiniz. Ancak siz," Ben İsa'nın takipçisiyim” derseniz, o zaman zulim göreceksiniz.
Siz Isa Mesih’i takip ediyorsunuz. İnsanlar, sizinle beraber olurlarsa, Allah'ın ve toplumun onları kötülüklerle cezalandıracağını düşünüyorlar. Kendilerini Allah'ın gazabından korumak için sizden uzak kalacaklar. Sizinle işlerini kesebilirler. Aşağılayan sözleri söyleyebilirler.
Belki kendi kendinize, "İsa'ya inanmadan önce her şey iyiydi fakat şimdi her şey kötü. İsa'yı takip ettiğim için Allah beni cezalandırıyor" diye düşünebilirsiniz. İsa’yı takip ederek Tanrı'nın Egemenliği'ne girecekseniz, bu dünyada zulüm göreceksiniz.
İsa hiç günah işlemedi. Yine de hayatı boyunca zulmedildi, sonunda öldürüldü. Günah işlemediğine göre neden insanlar ondan bu kadar nefret ettiler?
Yuhanna 3:19-21 Yargı da şudur: Dünyaya ışık geldi, ama insanlar ışık yerine karanlığı sevdiler. Çünkü yaptıkları işler kötüydü. 20 Kötülük yapan herkes ışıktan nefret eder ve yaptıkları açığa çıkmasın diye ışığa yaklaşmaz. 21 Ama gerçeği uygulayan kişi yaptıklarını, Tanrı'ya dayanarak yaptığını göstermek için ışığa gelir.
İsa bize, zulmedildiğimiz zaman mutlu olmamız gerektiğini söyledi. Zulmedildiğimiz zaman nasıl mutlu olabiliriz ki? Çünkü bizden önce peygamberler de zulmedildiler. Ama peygamberler, Allah'ın gücüyle desteklendiler. Tanrı'nın Vaadi şudur:
2. Korintliler 12:9-10 Ama O bana, "Lütfum sana yeter. Çünkü gücüm, güçsüzlükte tamamlanır" dedi. İşte, Mesih'in gücü içimde bulunsun diye güçsüzlüklerimle sevinerek daha çok övüneceğim. 10 Bu nedenle Mesih uğruna güçsüzlükleri, hakaretleri, zorlukları, zulümleri ve darlıkları sevinçle karşılıyorum. Çünkü ne zaman güçsüzsem, o zaman güçlüyüm.
Peygamberlerin ödülü büyüktür ve bizimki de:
Romalılar 8:18 Kanım şu ki, bu anın acıları, gözümüzün önüne serilecek yücelikle karşılaştırılmaya değmez.
2. Korintliler 4:17-18 Çünkü geçici, hafif sıkıntılarımız bize, ağırlıkta hiçbir şeyle karşılaştırılamayacak kadar büyük, sonsuz bir yücelik kazandırmaktadır. 18 Gözlerimizi görünen şeylere değil, görünmeyenlere çeviriyoruz. Çünkü görünenler geçicidir, görünmeyenlerse sonsuza dek kalıcıdır.
Şimdi, İsa'nın takipçisi olduğunuz için çeşitli sıkıntılara katlanıyor musunuz? Acı çekiyormusunuz? İnsanlar size dalga mı geçiyorlar? Sizden uzak mı duruyorlar? Öyleyse, siz yalnız değilsiniz. Peygamberlere de zulmettiler. Tıpkı peygamberlerin yanında olduğu gibi, Rab sizin de yanınızdadır. Tanrı sizi güçlendireceği için mutlu ve güvende olabilirsiniz. Tanrı'nın sonsuz egemenliğinde yeriniz var.