7. SEN MERHAMET Mİ İSTİYORSUN?
Vaiz 12:13-14 13 Her şey duyuldu, sonuç şu: Tanrı'ya saygı göster, buyruklarını yerine getir, Çünkü her insanın görevi budur. 14 Tanrı her işi, her gizli şeyi yargılayacaktır, İster iyi ister kötü olsun.
Yakup 2:10-13 10 Çünkü Yasa'nın her dediğini yerine getirse de tek konuda ondan sapan kişi bütün Yasa'ya karşı suçlu olur. 11 Nitekim "Zina etmeyeceksin" diyen, aynı zamanda "Adam öldürmeyeceksin" demiştir. Zina etmez, ama adam öldürürsen, Yasa'yı yine de çiğnemiş olursun. 12 Özgürlük Yasası'yla yargılanacak olanlar gibi konuşup davranın. 13 Çünkü yargı merhamet göstermeyene karşı merhametsizdir. Merhamet yargıya galip gelir.
Yargı Günü'nde ne olacak? Tanrı işi, her gizli şeyi yargılayacak. Yargıda hangi yasa bir kıstas olarak kullanılacak? Evet, On Emir yasası, zina etmeyeceksin, adam öldürmeyeceksin diyor. "Ben bunları henüz yapmadım" diyorsunuz. Afferin. Peki yalan söylediniz mi hiç? Söylediyseniz Kutsal Kitap ne söylüyor?
Yakup 2:10 Çünkü Yasa'nın her dediğini yerine getirse de tek konuda ondan sapan kişi bütün Yasa'ya karşı suçlu olur.
Herkes günah işledi. Hepimiz Tanrı katında suçluyuz. Yargı Günü'nde adalet mi istiyoruz yoksa merhamet mi istiyoruz?
Tabii ki merhamet istiyoruz.
Merhamet istiyorsanız ne yapmalısınız?
Yakup 2:13 Çünkü yargı merhamet göstermeyene karşı merhametsizdir.
Merhamet göstermeniz lazım.
İsa şöyle bir benzetme anlattı:
Matta 18:23-35 23Şöyle ki, Göklerin Egemenliği, köleleriyle hesaplaşmak isteyen bir krala benzer. 24 Kral hesap görmeye başladığında kendisine, borcu on bin talantı bulan bir köle getirildi. 25 Kölenin ödeme gücü olmadığından efendisi onun, karısının, çocuklarının ve bütün malının satılıp borcun ödenmesini buyurdu. 26 Köle yere kapanıp efendisine, 'Ne olur, sabret! Bütün borcumu ödeyeceğim' dedi. 27 Efendisi köleye acıdı, borcunu bağışlayıp onu salıverdi. 28 "Ama köle çıkıp gitti, kendisine yüz dinar borcu olan başka bir köleye rastladı. Onu yakalayıp, 'Borcunu öde' diyerek boğazına sarıldı. 29 Bu köle yüzüstü yere kapandı, 'Ne olur, sabret! Borcumu ödeyeceğim' diye yalvardı. 30 Ama ilk köle bunu reddetti. Gitti, borcunu ödeyinceye dek adamı zindana kapattı. 31 Öteki köleler, olanları görünce çok üzüldüler. Efendilerine gidip bütün olup bitenleri anlattılar. 32 "Bunun üzerine efendisi köleyi yanına çağırdı. 'Ey kötü köle!' dedi. 'Bana yalvardığın için bütün borcunu bağışladım. 33 Benim sana acıdığım gibi, senin de köle arkadaşına acıman gerekmez miydi?' 34 Bu öfkeyle efendisi, bütün borcunu ödeyinceye dek onu işkencecilere teslim etti. 35 "Eğer her biriniz kardeşini gönülden bağışlamazsa, göksel Babam da size öyle davranacaktır."
İsa, dağdaki vaazında Göklerin Egemenliği'nin ilkelerini anlatıyordu. Krallık, yani Göklerin Egemenliği, önce ruhsal bir krallıktır. İsa tekrar gelince fisiksel bir krallık olacak. İsa dediki:
Matta 5:7 Ne mutlu merhametli olanlara! Çünkü onlar merhamet bulacaklar.
Okuduğumuz benzetmede Göklerin Egemenliği neye benzetildi? Evet bir krallık. Kral kimdi? Evet Rab Tanrı. Kral köleleriyle hesaplaşmaya başladı. Bu hesaplaşma nedir? Evet, hesaplaşma Yargı Günü. Borçlu olan kimdi? Evet köleler yani vatandaşlar. Birinin borcu kaç? On bin talant. Bu kaç para acaba? İki yüz on üç metrik ton gümüş. O günlerde bu miktar gümüş ile on bin işçiyi 18 sene boyunca çalıştırabilirdiniz. Türk Lirası olarak doğru hesapladıysam 294 milyon TL olurdu. Az para değil. Köle bu kadar para ödeyebilir miydi? Mümkün değildi. Bu köle kimi temsil ediyor? Evet bizi temsil ediyor.
Biz günah işledik ve günahın ücreti sonsuz ölümdür. Şimdiden sonsuza dek çaba harcarsak, dua edip bağışlar yaparsak bile bu sonsuz ölüm borcunu kapatamayız. Günah işlemeyen İsa borcumuzu yüklenip bizim için çarmıhta öldü ve bize bedava bir af sunar. Merhamet budur. Benzetmede köle kraldan ne istedi? Merhamet istedi. Kral acıyıp kölenin borcunu bağışladı.
Ancak köle aldığı merhameti hemen unutup kendisine borçlu olana merhametle davranmadı. Kendi çıkarını düşündü sadece. (100 dinar 100 iş günüdür.)
İnsanlık böyle. İnsanın kalbi özünde soğuk, karanlık ve sevgisizdir. Bir kimse merhamet ve bağışlama ruhu gösterdiğinde, bunu kendiliğinden değil, kalbinde çalışmakta olan ilahi Ruhu'un etkisi aracılığyla yapar.
Merhamet kaynağı Rabb'in kendisidir. O'nun adı "acıyan ve lütfeden"dir. O bize hak ettiğimiz biçimde davranmaz. O bize kendisinin sevgisine layık olup olmadığımızı sormaz. O bizi layık hale getirmek için kendi sevgisinin zenginliklerini üzerimize döker. Rab kindar değildir. Cezalandırmaya değil, kurtarmaya çalışır. Bazen bir sertlik gösterirse bile bunu sadece ve sadece isyan edenlerin kurtuluşu için yapar. Allah'ın karakteri budur ve Tanrı'nın Eemenliği'ne girmek isteyenlerin öyle olmaları lazım. Merhamet gösterenler "tanrısal özyapıya ortak"lardır. Evet, doğru duydunuz.
2. Petrus 1:4 O'nun yüceliği ve erdemi sayesinde bize çok büyük ve değerli vaatler verildi. Öyle ki, dünyada kötü arzuların yol açtığı yozlaşmadan kurtulmuş olarak, bu vaatler aracılığıyla tanrısal özyapıya ortak olasınız.
Doğal olarak insanlık bencil ve merhametsizdir. Sadece ve sadece Tarnı'nın Kustal Ruhu'nun etkisiyle insanlık hakkiki merhamet gösterebilir. Bu göksel aramağan İsa aracılığıyla geliyor. Siz bunu tek başına yapamıyorsunuz.
Neden merhamet göstereceğiz? Çünkü Yargı Günü'nde merhamet göstermediysek Rab bize günahlarımızı bağışlamaz mı? Bu doğruyken bu da tam bir tablo değil. Eğer, sadece ve sadece Allah'ın merhameti almak için merhametli olursak bu hala bencil bir dürtü. Tanrı'nın karakteri ve yasası sevgidir. Sevgiden kaynaklanmayan bir hizmet kirlidir. Gerçek iyi işler yapmak istiyorsak, Tanrı'nın Ruhu'nun etskisinin altında olmamız lazım.
1. Yuhanna 4:19 Bizse seviyoruz, çünkü önce O bizi sevdi.
Biz Rabb'in merhamtini alıp takdir ettiğimiz zaman biz minnettar bir yürekle başkalarına merhamet göstermek istiyoruz.
Pratik olarak merhametli olmak ne demek? Belki Eyüp'un tanıklığı bir faydası olabilir.
Eyüp 29:12-16 12 Çünkü yardım isteyen yoksulu, Desteği olmayan öksüzü kurtarırdım. 13 Ölmekte olanın hayır duasını alır, Dul kadının yüreğini sevinçten coştururdum. 14 Doğruluğu giysi gibi giyindim, Adalet kaftanım ve sarığımdı sanki. 15 Körlere göz, Topallara ayaktım. 16 Yoksullara babalık eder, Garibin davasını üstlenirdim.
Bazı insanlar hayatlarını ümitsizce yaşıyorlar. Onlara iyi ve teşvik eden sözler söylerseniz eğer, siz onlara kuru toprağın üzerine düşen tatlı yağmur gibi olacaksınız.
Ne ekerseniz, onu da biçersiniz.
İsa bir peygamber olduğuna inanıyor musunuz? İyi. Şeytan ona katılıyor ama ona bir faydası yok çünkü İsa'nın verdiği mesajı kabul etmiyor. İsa bir peygamber olduğuna inanmak Allah'tan söylediği sözler uymak demektir. İsa dediki:
Matta 5:7 Ne mutlu merhametli olanlara! Çünkü onlar merhamet bulacaklar.
Yakup 2:10-13 10 Çünkü Yasa'nın her dediğini yerine getirse de tek konuda ondan sapan kişi bütün Yasa'ya karşı suçlu olur. 11 Nitekim "Zina etmeyeceksin" diyen, aynı zamanda "Adam öldürmeyeceksin" demiştir. Zina etmez, ama adam öldürürsen, Yasa'yı yine de çiğnemiş olursun. 12 Özgürlük Yasası'yla yargılanacak olanlar gibi konuşup davranın. 13 Çünkü yargı merhamet göstermeyene karşı merhametsizdir. Merhamet yargıya galip gelir.
Yargı Günü'nde ne olacak? Tanrı işi, her gizli şeyi yargılayacak. Yargıda hangi yasa bir kıstas olarak kullanılacak? Evet, On Emir yasası, zina etmeyeceksin, adam öldürmeyeceksin diyor. "Ben bunları henüz yapmadım" diyorsunuz. Afferin. Peki yalan söylediniz mi hiç? Söylediyseniz Kutsal Kitap ne söylüyor?
Yakup 2:10 Çünkü Yasa'nın her dediğini yerine getirse de tek konuda ondan sapan kişi bütün Yasa'ya karşı suçlu olur.
Herkes günah işledi. Hepimiz Tanrı katında suçluyuz. Yargı Günü'nde adalet mi istiyoruz yoksa merhamet mi istiyoruz?
Tabii ki merhamet istiyoruz.
Merhamet istiyorsanız ne yapmalısınız?
Yakup 2:13 Çünkü yargı merhamet göstermeyene karşı merhametsizdir.
Merhamet göstermeniz lazım.
İsa şöyle bir benzetme anlattı:
Matta 18:23-35 23Şöyle ki, Göklerin Egemenliği, köleleriyle hesaplaşmak isteyen bir krala benzer. 24 Kral hesap görmeye başladığında kendisine, borcu on bin talantı bulan bir köle getirildi. 25 Kölenin ödeme gücü olmadığından efendisi onun, karısının, çocuklarının ve bütün malının satılıp borcun ödenmesini buyurdu. 26 Köle yere kapanıp efendisine, 'Ne olur, sabret! Bütün borcumu ödeyeceğim' dedi. 27 Efendisi köleye acıdı, borcunu bağışlayıp onu salıverdi. 28 "Ama köle çıkıp gitti, kendisine yüz dinar borcu olan başka bir köleye rastladı. Onu yakalayıp, 'Borcunu öde' diyerek boğazına sarıldı. 29 Bu köle yüzüstü yere kapandı, 'Ne olur, sabret! Borcumu ödeyeceğim' diye yalvardı. 30 Ama ilk köle bunu reddetti. Gitti, borcunu ödeyinceye dek adamı zindana kapattı. 31 Öteki köleler, olanları görünce çok üzüldüler. Efendilerine gidip bütün olup bitenleri anlattılar. 32 "Bunun üzerine efendisi köleyi yanına çağırdı. 'Ey kötü köle!' dedi. 'Bana yalvardığın için bütün borcunu bağışladım. 33 Benim sana acıdığım gibi, senin de köle arkadaşına acıman gerekmez miydi?' 34 Bu öfkeyle efendisi, bütün borcunu ödeyinceye dek onu işkencecilere teslim etti. 35 "Eğer her biriniz kardeşini gönülden bağışlamazsa, göksel Babam da size öyle davranacaktır."
İsa, dağdaki vaazında Göklerin Egemenliği'nin ilkelerini anlatıyordu. Krallık, yani Göklerin Egemenliği, önce ruhsal bir krallıktır. İsa tekrar gelince fisiksel bir krallık olacak. İsa dediki:
Matta 5:7 Ne mutlu merhametli olanlara! Çünkü onlar merhamet bulacaklar.
Okuduğumuz benzetmede Göklerin Egemenliği neye benzetildi? Evet bir krallık. Kral kimdi? Evet Rab Tanrı. Kral köleleriyle hesaplaşmaya başladı. Bu hesaplaşma nedir? Evet, hesaplaşma Yargı Günü. Borçlu olan kimdi? Evet köleler yani vatandaşlar. Birinin borcu kaç? On bin talant. Bu kaç para acaba? İki yüz on üç metrik ton gümüş. O günlerde bu miktar gümüş ile on bin işçiyi 18 sene boyunca çalıştırabilirdiniz. Türk Lirası olarak doğru hesapladıysam 294 milyon TL olurdu. Az para değil. Köle bu kadar para ödeyebilir miydi? Mümkün değildi. Bu köle kimi temsil ediyor? Evet bizi temsil ediyor.
Biz günah işledik ve günahın ücreti sonsuz ölümdür. Şimdiden sonsuza dek çaba harcarsak, dua edip bağışlar yaparsak bile bu sonsuz ölüm borcunu kapatamayız. Günah işlemeyen İsa borcumuzu yüklenip bizim için çarmıhta öldü ve bize bedava bir af sunar. Merhamet budur. Benzetmede köle kraldan ne istedi? Merhamet istedi. Kral acıyıp kölenin borcunu bağışladı.
Ancak köle aldığı merhameti hemen unutup kendisine borçlu olana merhametle davranmadı. Kendi çıkarını düşündü sadece. (100 dinar 100 iş günüdür.)
İnsanlık böyle. İnsanın kalbi özünde soğuk, karanlık ve sevgisizdir. Bir kimse merhamet ve bağışlama ruhu gösterdiğinde, bunu kendiliğinden değil, kalbinde çalışmakta olan ilahi Ruhu'un etkisi aracılığyla yapar.
Merhamet kaynağı Rabb'in kendisidir. O'nun adı "acıyan ve lütfeden"dir. O bize hak ettiğimiz biçimde davranmaz. O bize kendisinin sevgisine layık olup olmadığımızı sormaz. O bizi layık hale getirmek için kendi sevgisinin zenginliklerini üzerimize döker. Rab kindar değildir. Cezalandırmaya değil, kurtarmaya çalışır. Bazen bir sertlik gösterirse bile bunu sadece ve sadece isyan edenlerin kurtuluşu için yapar. Allah'ın karakteri budur ve Tanrı'nın Eemenliği'ne girmek isteyenlerin öyle olmaları lazım. Merhamet gösterenler "tanrısal özyapıya ortak"lardır. Evet, doğru duydunuz.
2. Petrus 1:4 O'nun yüceliği ve erdemi sayesinde bize çok büyük ve değerli vaatler verildi. Öyle ki, dünyada kötü arzuların yol açtığı yozlaşmadan kurtulmuş olarak, bu vaatler aracılığıyla tanrısal özyapıya ortak olasınız.
Doğal olarak insanlık bencil ve merhametsizdir. Sadece ve sadece Tarnı'nın Kustal Ruhu'nun etkisiyle insanlık hakkiki merhamet gösterebilir. Bu göksel aramağan İsa aracılığıyla geliyor. Siz bunu tek başına yapamıyorsunuz.
Neden merhamet göstereceğiz? Çünkü Yargı Günü'nde merhamet göstermediysek Rab bize günahlarımızı bağışlamaz mı? Bu doğruyken bu da tam bir tablo değil. Eğer, sadece ve sadece Allah'ın merhameti almak için merhametli olursak bu hala bencil bir dürtü. Tanrı'nın karakteri ve yasası sevgidir. Sevgiden kaynaklanmayan bir hizmet kirlidir. Gerçek iyi işler yapmak istiyorsak, Tanrı'nın Ruhu'nun etskisinin altında olmamız lazım.
1. Yuhanna 4:19 Bizse seviyoruz, çünkü önce O bizi sevdi.
Biz Rabb'in merhamtini alıp takdir ettiğimiz zaman biz minnettar bir yürekle başkalarına merhamet göstermek istiyoruz.
Pratik olarak merhametli olmak ne demek? Belki Eyüp'un tanıklığı bir faydası olabilir.
Eyüp 29:12-16 12 Çünkü yardım isteyen yoksulu, Desteği olmayan öksüzü kurtarırdım. 13 Ölmekte olanın hayır duasını alır, Dul kadının yüreğini sevinçten coştururdum. 14 Doğruluğu giysi gibi giyindim, Adalet kaftanım ve sarığımdı sanki. 15 Körlere göz, Topallara ayaktım. 16 Yoksullara babalık eder, Garibin davasını üstlenirdim.
Bazı insanlar hayatlarını ümitsizce yaşıyorlar. Onlara iyi ve teşvik eden sözler söylerseniz eğer, siz onlara kuru toprağın üzerine düşen tatlı yağmur gibi olacaksınız.
Ne ekerseniz, onu da biçersiniz.
İsa bir peygamber olduğuna inanıyor musunuz? İyi. Şeytan ona katılıyor ama ona bir faydası yok çünkü İsa'nın verdiği mesajı kabul etmiyor. İsa bir peygamber olduğuna inanmak Allah'tan söylediği sözler uymak demektir. İsa dediki:
Matta 5:7 Ne mutlu merhametli olanlara! Çünkü onlar merhamet bulacaklar.