EVLİLİK VE AİLE VAAZLARI
Evliliğimiz İyi Gitmiyor (2)
2_evliliğimiz_i̇yi_gitmiyor.pdf |
İyi gitmeyen bir evlilik tekrar rayına gidebilir mi? Kesinlikle evet diyorum. Evlilik her zaman kolay değildir. Evlilik, romantik filmlerde olduğu gibi her zaman iyi gitmiyor maalesef. Fakat zor evlilik değişebilir ve eşinizle parlak, sevgiyle dolu günler geçirebilirsiniz. Genelde zor bir evliliğin iyi gitmesi için her iki tarafta değişiklikler gerekir. Çoğu zaman eşimizi yanlış olan taraf olarak görürüz. Çünkü kendi eksiklerimizi, hatalarımızı göremeyiz. Fakat alçakgönüllü bir şekilde kendi davranışlarımızı mercek altında tutarsak değişikliklerin gerektiğini görebiliriz. Vazgeçmeyin! İyi günler ileride.
Geçen sefer ayrılmaktan, evliliğin parçalanmasından bahsettik. Bir imanlı eşinden ayrılırsa, tekrar bir başkasıyla evlenemez. Evlenirse zina etmiş olur ve Rabb’in önünde suçludur. Yapmayın. Zina veya fuhuş bir söz konusu olmazsa bir imanlı imansız olan eşini boşayamaz. Rab o evliliği yasal bir evlilik olarak tanıyor. İmansız olan, imanlı eşi terk ederse, imanlı tekrar evlenebilir herhalde. Ayet (1Cor 7:15 İman etmeyen ayrılırsa ayrılsın. Kardeş ya da kız kardeş böyle durumlarda özgürdür. Tanrı sizi barış içinde yaşamaya çağırdı) %100 açık değildir ama genelde öyle anlıyoruz. Her durumda da imanlı terk edilirse zorla imansız olanla oturmaya çalışmasına gerek yok. Sakin olun.
Şiddet söz konusu olursa orada kalmanıza gerek yok, güvenliğiniz için ayrılabilirsiniz fakat bu, tekrar evlenebilirsiniz demek değildir. Zina ya da fuhuş bir söz konusu olmazsa, şiddet yapan kişi hâlâ eşinizdir. Evlilik, Allah’ın önünde hayat boyu süren bir antlaşmadır. İyice seçin. Ölüm, zina veya fuhuş ya da terkedilme söz konusu olmazsa bir başkasıyla evlenemezseniz.
Amerika’da bir tanıdığımız var. Rabb’e sadık kalan bir bayan. Ancak gençliğinde imanlı olmayan bir adamla aşık oldu. Adam dünya çapında bilinen bir bilimciydi. Genç bayan şöyle düşündü: Bizim imanımız o kadar mantıklı ki mutlaka ve mutlaka bir gün gerçeği görüp imanlı olacak. Adam hayat boyunca iman etmedi. İnanç entel bir husus değildir. Ruhsal bir husustur. Biri ne kadar akıllı olursa olsun, kalbi Kutsal Ruh’a açık değilse, hiçbir zaman imana gelemeyebilir.
Geçen sefer, en çok, biz bayanlarla ilgili konuştuk. Erkekler tabii ki sevgi istiyorlar fakat erkekler için son derece önem taşıyan şey: saygıdır. O yüzden Kutsal Kitap şöyle diyor:
Efesliler 5:33 Size gelince, her biriniz karısını kendisi gibi sevsin. Kadın da kocasına saygı göstersin.
Buna rağmen kaç kere David’le ben bir imanlı kadının kocasını herkesin önünde küçük düşürdüğünü gördük Allah bilir. Kaç kere bir imanlı kadının kocasını herkesin önünde kocası bir çocukmuş gibi azarladığını gördük? Kaç kere imanlı olmayan bir koca, karısının kilisedeki bütün hanımlara kendisini şikâyet ettiğini öğrendi? Sayısız! Ondan sonra aynı kadın, nasıl olur da dua toplantısına gelip imanlı olmayan kocasının imanımızı kabul etmesi için herkesin dua etmesini isteyebilir ki? Bu böyle olmayacak! Olamaz! İmansız kocanızı İsa için kazanmak isterseniz, kocanıza her zaman saygı göstermelisiniz.
Her zaman kavgalı, gerilimli bir ortam yaratmak, evliliği bozar. Bazı bayanlar her zaman vıdı vıdı şikâyet ederler. Kutsal Kitap ne diyor?
Süleyman’ın Özdeyişleri 21:19 Çölde yaşamak, can sıkıcı ve kavgacı kadınla yaşamaktan yeğdir.
Kutsal Kitap’ta, bir bayanın imanlı olmayan kocasını imana kazanmak için ne yapması gerektiğini açıkça söyleyen bir metin var. Ona bakalım.
1. Petrus 3:1-6 Bunun gibi, ey kadınlar, siz de kocalarınıza bağımlı olun. Öyle ki, kimileri Tanrı sözüne inanmasa bile, Tanrı korkusuna dayanan temiz yaşayışınızı görerek söze gerek kalmadan karılarının yaşayışıyla kazanılsınlar. 2 3 Süsünüz örgülü saçlar, altın takılar, güzel giysiler gibi dışla ilgili olmasın. 4 Gizli olan iç varlığınız, sakin ve yumuşak bir ruhun solmayan güzelliğiyle süsünüz olsun. Bu, Tanrı'nın gözünde çok değerlidir. 5 Çünkü geçmişte umudunu Tanrı'ya bağlamış olan kutsal kadınlar da kocalarına bağımlı olarak böyle süslenirlerdi. 6 Örneğin Sara İbrahim'i “Efendim” diye çağırır, sözünü dinlerdi. İyilik eder, hiçbir tehditten yılmazsanız, siz de Sara'nın çocukları olursunuz.
İmanlı olmayan kocanızı imana kazanmak istiyorsanız yaşayışınız temiz olsun Sade giyinin.. Takıları giymeyin. Sara gibi kocanıza saygı gösterin. Fakat kocanıza bağımlı olmak iman ilkelerini ihlal etmek demek değildir. Tam tersi. Kocanızın bir şey bilmesi lazım: Sizin bağlılığınızın önce Rabb’e aittir. Rabb’in buyruklarına taviz vererek kocanızı kazanamayacaksınız. Çünkü kocanız, bu ilkelerin pek de önemli olmadığını düşünecek. Rabb’e sadık kalın. Kocanız bazı konularda sizinle kavga edebilir fakat uzun sürede sizde taviz verilmez ilkeler olduğunu görünce, durumunuza saygı gösterecek.
Kutsal Kitap’ta zor bir evlilik yaşamakta olan kadının en parlak örneklerinden biri Avigayil’dir. Avigayil, Naval adında bir adamın karısıydı. Onunla ilgili Kutsal Kitap’ta şöyle okuyoruz:
1. Samuel 25:2-3 Maon'da çok varlıklı bir adam vardı; işi Karmel'deydi. Üç bin koyunu, bin keçisi vardı. O sırada Karmel'de koyunlarını kırkmaktaydı. 3 Adamın adı Naval, karısının adı da Avigayil'di. Kadın sağ görülü ve güzeldi. Ama Kalev soyundan gelen kocası kaba, kötü huylu biriydi.
Adam, İsrailli olduğu için imanlı sayabiliriz, yani belki bir kilise üyesi. Ancak gördüğümüz gibi gerçek bir imanlı değildi. Peygamber Davut ve ekibi o bölgedeyken, Naval’ın çobanları onları haydut ve eşkıyalardan korumuşlardı. Hiçbir adam kendi ihtiyaçlarını karşılamak için çalmadı. Naval, nasıl bir adamdı, hikâye anlatıyor.
1. Samuel 25:4-11 Davut kırdayken, Naval'ın koyunlarını kırktığını duydu. 5 On uşağı şu buyrukla ona gönderdi: “Karmel'de Naval'ın yanına gidin. Benden ona selam söyleyip 6 şöyle deyin: ‘Ömrün uzun olsun! Sana, ailene ve sana bağlı olan herkese esenlik olsun! 7 Şimdi koyunların kırkma zamanı olduğunu duydum. Çobanların bizimle birlikteyken, onları incitmedik. Karmel'de kaldıkları sürece hiçbir kayıpları olmadı. 8 Uşaklarına sor, sana söyleyecekler. Bunun için adamlarıma yakınlık göster. Çünkü sana şenlik zamanında geldik. Lütfen kullarına ve oğlun Davut'a elinden geleni ver.’ ” 9 Davut'un adamları varıp Davut adına bu sözleri Naval'a ilettiler ve beklemeye başladılar. 10 Ne var ki, Naval Davut'un adamlarına şu karşılığı verdi: “Bu Davut da kim? İşay'ın oğlu da kim oluyor? Bu günlerde birçok köle efendilerini bırakıp kaçıyor. 11 Ekmeğimi, suyumu, kırkıcılarım için kestiğim hayvanların etini alıp nereden geldiklerini bilmediğim kişilere mi vereyim?”
Koyun kırkma zamanı, konukseverlik zamanıydı. Davut ve arkadaşlarının erzağa ihtiyaçları vardı ve o zamanki adetlere göre Davut on genç adamını Naval’a bir iyilik almak için gönderdi. Fakat Naval Davut’u küçümsedi ve bu adamları elleri boş geri çevirdi. Davut o kadar çok öfkelendi ki neredeyse çok kötü, yanlış bir şey yaparak ortalığı ateşe verecekti. Rab, Davut’u kötülük yapmaktan alıkoymak için özel bir şey yaptı. Ona bir kadın gönderdi.
1. Samuel 25:12-31 Davut'un adamları geldikleri yoldan döndüler ve Naval'ın bütün söylediklerini Davut'a bildirdiler. 13 Davut adamlarına, “Herkes kılıcını kuşansın!” diye buyruk verdi. Davut da, adamları da kılıçlarını kuşandılar. Yaklaşık dört yüz adam Davut'la birlikte gitti; iki yüz kişi de erzağın yanında kaldı. 14 Naval'ın uşaklarından biri, Naval'ın karısı Avigayil'e, “Davut efendimiz Naval'a esenlik dilemek için kırdan ulaklar gönderdi” dedi, “Ama Naval onları tersledi. 15 Oysa adamlar bize çok iyi davrandılar. Bizi incitmediler. Kırda onlarla birlikte kaldığımız sürece hiçbir şeyimiz kaybolmadı. 16 Koyunlarımızı güderken, yanlarında kaldığımız sürece gece gündüz bizi korudular. 17 Şimdi ne yapman gerektiğini iyi düşün. Çünkü efendimize ve bütün ailesine kötülük yapmayı tasarlıyorlar. Üstelik efendimiz o kadar kötü ki, kimse ona bir şey söyleyemiyor.” 18 Bunun üzerine Avigayil, hiç zaman yitirmeden, iki yüz ekmek, iki tulum şarap, hazırlanmış beş koyun, beş sea kavrulmuş buğday, yüz salkım kuru üzüm ve iki yüz parça incir pestili alıp eşeklere yükledi. 19 Sonra uşaklarına, “Önümden gidin, ben arkanızdan geliyorum” dedi. Kocası Naval'a hiçbir şey söylemedi. 20 Avigayil eşeğe binmiş, dağın öbür yolundan inerken, Davut'la adamları da ona doğru ilerliyorlardı. Avigayil onlarla karşılaştı. 21 Davut, “Bu adamın kırdaki malını doğrusu boş yere korudum” demişti, “Onun mallarından hiçbir şey eksilmedi. Öyleyken bana iyilik yapacağına kötülükle karşılık verdi. 22 Eğer sabaha dek adamlarından tek birini bile sağ bırakırsam, Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!” 23 Avigayil Davut'u görünce hemen eşekten indi; Davut'un önünde eğilip yüzüstü yere kapandı. 24 Onun ayaklarına kapanarak şöyle yalvardı: “Efendim, suçu ben, yalnız ben üstüme alıyorum. İzin ver, ben kölen seninle konuşsun, onun söyleyeceklerini dinle. 25 Yalvarırım, efendim, o kötü adam Naval'a aldırma. Çünkü kişiliği tıpkı adı gibidir. Adı akılsız anlamına gelir; kendisi de akılsızın biridir. Ben kulun, efendim Davut'un gönderdiği ulakları görmedim. 26 “Ama şimdi, ey efendim, RAB senin kan dökmene ve kendi elinle öç almana engel oldu. Yaşayan RAB'bin adı ve senin yaşamın hakkı için yalvarırım, düşmanların ve efendime kötülük tasarlayanların tümü Naval gibi olsun. 27 Ben kölenin efendime getirdiği bu armağan, seni izleyen adamlarına verilsin. 28 Lütfen kölenin suçunu bağışla. RAB kesinlikle efendimin soyunu sürdürecektir; çünkü efendim RAB'bin savaşlarını sürdürüyor. Yaşadığın sürece sende hiçbir haksızlık bulunmasın. 29 Biri kalkıp seni öldürmek amacıyla ardına düşerse, yaşamını Tanrın RAB güven altında tutacaktır; düşmanlarını sapanla taş atar gibi fırlatıp atacaktır. 30 RAB, efendime söz verdiği bütün iyilikleri yerine getirip onu İsrail'e önder atadığında, 31 kendi öcünü almak uğruna boş yere kan dökmediğin için pişmanlık ve üzüntü duymayacaksın. RAB efendimi başarıya ulaştırdığında köleni anımsa.”
Avigayil zengin bir adamın karısıydı. Bayan kimin önünde eğilirdi? Ama acil bir durumda hiç çekinmeden birinin-Davud’un önünde yere kapandı ve ona yalvardı. Eli boş dönmedi. Avigayil akıllı bir bayandı. Bununla birlikte Davut’un yapmak üzere olduğu eylemi ruhsal açıdan doğru değerlendirdi ve akıl verdi Davut’a. Davut bu bayana ne gibi bir karşılık verdi?
1. Samuel 25:32-35 Davut, “Bugün seni karşıma çıkaran İsrail'in Tanrısı RAB'be övgüler olsun!” diye karşılık verdi, 33 “Anlayışını kutlarım! Bugün kan dökmemi ve öcümü elimle almamı engellediğin için seni kutlarım. 34 Doğrusu sana kötülük etmemi önleyen İsrail'in Tanrısı yaşayan RAB'bin adıyla derim ki, beni karşılamak için hemen gelmemiş olsaydın, gün doğuncaya dek Naval'ın adamlarından hiçbiri sağ kalmayacaktı.” 35 Avigayil'in kendisine getirdiklerini kabul eden Davut, “Esenlikle evine dön. Sözlerine kulak verip dileğini kabul ettim” dedi.
Avigayil’in bu alçakgönüllü davranışı, kendisini ve bütün ailesini kocasının nankör davranışının neden olacağı ölümden kurtardı. Fakat Avigayil’in Kutsal Kitap’ta anlatılan daha pek çok erdemlerini görüyoruz.
1. Samuel 25:36 Avigayil Naval'ın yanına döndü. Naval evinde krallara yaraşır bir şölen düzenlemişti. Çok sarhoş olduğundan neşeliydi. Bu yüzden Avigayil sabaha dek ona bir şey söylemedi.
Avigayil, Peygamber Süleyman’ın söylediği sözü gayet iyi anladı. Parmağınızı bu yeri tutun ve Vaiz kitapçığına gidelim.
Vaiz 3:7 Yırtmanın zamanı var, dikmenin zamanı var. Susmanın zamanı var, konuşmanın zamanı var.
Avigayil, daha iyi bir konuşma zamanı bulmak için bekleyecekti, dilini tuttu.
1. Samuel 25:37-38 Ama ertesi sabah Naval ayılınca karısı ona olup bitenleri anlattı. İşte o an Naval'ın kalbi sıkıştı ve felç oldu. 38 Yaklaşık on gün sonra da RAB Naval'ı cezalandırıp öldürdü.
Yüreğinizde, “Keşke Rab kocamı öldürse” diyorsanız, sizin kalbiniz doğru değildir. Siz, Allah’ın önünde kocanızı hayat boyunca seveceğini diyerek ant içtiniz. Değişiklik sizin içinizde olsun. Sevginiz yoksa, Rab’den sevgi dileyin.
Zor bir evlilikte Avigayil’in saygısı, sabrı, sağduyusu ve aklı bize iyi bir örnek oluyor. Yüksek bir ideale ulaşabilirsiniz. Dua ederek kendi karakterinizi yakından inceleyin. Hangi değişiklikler evliliğiniz için faydalı olabilir?
Geçen sefer ayrılmaktan, evliliğin parçalanmasından bahsettik. Bir imanlı eşinden ayrılırsa, tekrar bir başkasıyla evlenemez. Evlenirse zina etmiş olur ve Rabb’in önünde suçludur. Yapmayın. Zina veya fuhuş bir söz konusu olmazsa bir imanlı imansız olan eşini boşayamaz. Rab o evliliği yasal bir evlilik olarak tanıyor. İmansız olan, imanlı eşi terk ederse, imanlı tekrar evlenebilir herhalde. Ayet (1Cor 7:15 İman etmeyen ayrılırsa ayrılsın. Kardeş ya da kız kardeş böyle durumlarda özgürdür. Tanrı sizi barış içinde yaşamaya çağırdı) %100 açık değildir ama genelde öyle anlıyoruz. Her durumda da imanlı terk edilirse zorla imansız olanla oturmaya çalışmasına gerek yok. Sakin olun.
Şiddet söz konusu olursa orada kalmanıza gerek yok, güvenliğiniz için ayrılabilirsiniz fakat bu, tekrar evlenebilirsiniz demek değildir. Zina ya da fuhuş bir söz konusu olmazsa, şiddet yapan kişi hâlâ eşinizdir. Evlilik, Allah’ın önünde hayat boyu süren bir antlaşmadır. İyice seçin. Ölüm, zina veya fuhuş ya da terkedilme söz konusu olmazsa bir başkasıyla evlenemezseniz.
Amerika’da bir tanıdığımız var. Rabb’e sadık kalan bir bayan. Ancak gençliğinde imanlı olmayan bir adamla aşık oldu. Adam dünya çapında bilinen bir bilimciydi. Genç bayan şöyle düşündü: Bizim imanımız o kadar mantıklı ki mutlaka ve mutlaka bir gün gerçeği görüp imanlı olacak. Adam hayat boyunca iman etmedi. İnanç entel bir husus değildir. Ruhsal bir husustur. Biri ne kadar akıllı olursa olsun, kalbi Kutsal Ruh’a açık değilse, hiçbir zaman imana gelemeyebilir.
Geçen sefer, en çok, biz bayanlarla ilgili konuştuk. Erkekler tabii ki sevgi istiyorlar fakat erkekler için son derece önem taşıyan şey: saygıdır. O yüzden Kutsal Kitap şöyle diyor:
Efesliler 5:33 Size gelince, her biriniz karısını kendisi gibi sevsin. Kadın da kocasına saygı göstersin.
Buna rağmen kaç kere David’le ben bir imanlı kadının kocasını herkesin önünde küçük düşürdüğünü gördük Allah bilir. Kaç kere bir imanlı kadının kocasını herkesin önünde kocası bir çocukmuş gibi azarladığını gördük? Kaç kere imanlı olmayan bir koca, karısının kilisedeki bütün hanımlara kendisini şikâyet ettiğini öğrendi? Sayısız! Ondan sonra aynı kadın, nasıl olur da dua toplantısına gelip imanlı olmayan kocasının imanımızı kabul etmesi için herkesin dua etmesini isteyebilir ki? Bu böyle olmayacak! Olamaz! İmansız kocanızı İsa için kazanmak isterseniz, kocanıza her zaman saygı göstermelisiniz.
Her zaman kavgalı, gerilimli bir ortam yaratmak, evliliği bozar. Bazı bayanlar her zaman vıdı vıdı şikâyet ederler. Kutsal Kitap ne diyor?
Süleyman’ın Özdeyişleri 21:19 Çölde yaşamak, can sıkıcı ve kavgacı kadınla yaşamaktan yeğdir.
Kutsal Kitap’ta, bir bayanın imanlı olmayan kocasını imana kazanmak için ne yapması gerektiğini açıkça söyleyen bir metin var. Ona bakalım.
1. Petrus 3:1-6 Bunun gibi, ey kadınlar, siz de kocalarınıza bağımlı olun. Öyle ki, kimileri Tanrı sözüne inanmasa bile, Tanrı korkusuna dayanan temiz yaşayışınızı görerek söze gerek kalmadan karılarının yaşayışıyla kazanılsınlar. 2 3 Süsünüz örgülü saçlar, altın takılar, güzel giysiler gibi dışla ilgili olmasın. 4 Gizli olan iç varlığınız, sakin ve yumuşak bir ruhun solmayan güzelliğiyle süsünüz olsun. Bu, Tanrı'nın gözünde çok değerlidir. 5 Çünkü geçmişte umudunu Tanrı'ya bağlamış olan kutsal kadınlar da kocalarına bağımlı olarak böyle süslenirlerdi. 6 Örneğin Sara İbrahim'i “Efendim” diye çağırır, sözünü dinlerdi. İyilik eder, hiçbir tehditten yılmazsanız, siz de Sara'nın çocukları olursunuz.
İmanlı olmayan kocanızı imana kazanmak istiyorsanız yaşayışınız temiz olsun Sade giyinin.. Takıları giymeyin. Sara gibi kocanıza saygı gösterin. Fakat kocanıza bağımlı olmak iman ilkelerini ihlal etmek demek değildir. Tam tersi. Kocanızın bir şey bilmesi lazım: Sizin bağlılığınızın önce Rabb’e aittir. Rabb’in buyruklarına taviz vererek kocanızı kazanamayacaksınız. Çünkü kocanız, bu ilkelerin pek de önemli olmadığını düşünecek. Rabb’e sadık kalın. Kocanız bazı konularda sizinle kavga edebilir fakat uzun sürede sizde taviz verilmez ilkeler olduğunu görünce, durumunuza saygı gösterecek.
Kutsal Kitap’ta zor bir evlilik yaşamakta olan kadının en parlak örneklerinden biri Avigayil’dir. Avigayil, Naval adında bir adamın karısıydı. Onunla ilgili Kutsal Kitap’ta şöyle okuyoruz:
1. Samuel 25:2-3 Maon'da çok varlıklı bir adam vardı; işi Karmel'deydi. Üç bin koyunu, bin keçisi vardı. O sırada Karmel'de koyunlarını kırkmaktaydı. 3 Adamın adı Naval, karısının adı da Avigayil'di. Kadın sağ görülü ve güzeldi. Ama Kalev soyundan gelen kocası kaba, kötü huylu biriydi.
Adam, İsrailli olduğu için imanlı sayabiliriz, yani belki bir kilise üyesi. Ancak gördüğümüz gibi gerçek bir imanlı değildi. Peygamber Davut ve ekibi o bölgedeyken, Naval’ın çobanları onları haydut ve eşkıyalardan korumuşlardı. Hiçbir adam kendi ihtiyaçlarını karşılamak için çalmadı. Naval, nasıl bir adamdı, hikâye anlatıyor.
1. Samuel 25:4-11 Davut kırdayken, Naval'ın koyunlarını kırktığını duydu. 5 On uşağı şu buyrukla ona gönderdi: “Karmel'de Naval'ın yanına gidin. Benden ona selam söyleyip 6 şöyle deyin: ‘Ömrün uzun olsun! Sana, ailene ve sana bağlı olan herkese esenlik olsun! 7 Şimdi koyunların kırkma zamanı olduğunu duydum. Çobanların bizimle birlikteyken, onları incitmedik. Karmel'de kaldıkları sürece hiçbir kayıpları olmadı. 8 Uşaklarına sor, sana söyleyecekler. Bunun için adamlarıma yakınlık göster. Çünkü sana şenlik zamanında geldik. Lütfen kullarına ve oğlun Davut'a elinden geleni ver.’ ” 9 Davut'un adamları varıp Davut adına bu sözleri Naval'a ilettiler ve beklemeye başladılar. 10 Ne var ki, Naval Davut'un adamlarına şu karşılığı verdi: “Bu Davut da kim? İşay'ın oğlu da kim oluyor? Bu günlerde birçok köle efendilerini bırakıp kaçıyor. 11 Ekmeğimi, suyumu, kırkıcılarım için kestiğim hayvanların etini alıp nereden geldiklerini bilmediğim kişilere mi vereyim?”
Koyun kırkma zamanı, konukseverlik zamanıydı. Davut ve arkadaşlarının erzağa ihtiyaçları vardı ve o zamanki adetlere göre Davut on genç adamını Naval’a bir iyilik almak için gönderdi. Fakat Naval Davut’u küçümsedi ve bu adamları elleri boş geri çevirdi. Davut o kadar çok öfkelendi ki neredeyse çok kötü, yanlış bir şey yaparak ortalığı ateşe verecekti. Rab, Davut’u kötülük yapmaktan alıkoymak için özel bir şey yaptı. Ona bir kadın gönderdi.
1. Samuel 25:12-31 Davut'un adamları geldikleri yoldan döndüler ve Naval'ın bütün söylediklerini Davut'a bildirdiler. 13 Davut adamlarına, “Herkes kılıcını kuşansın!” diye buyruk verdi. Davut da, adamları da kılıçlarını kuşandılar. Yaklaşık dört yüz adam Davut'la birlikte gitti; iki yüz kişi de erzağın yanında kaldı. 14 Naval'ın uşaklarından biri, Naval'ın karısı Avigayil'e, “Davut efendimiz Naval'a esenlik dilemek için kırdan ulaklar gönderdi” dedi, “Ama Naval onları tersledi. 15 Oysa adamlar bize çok iyi davrandılar. Bizi incitmediler. Kırda onlarla birlikte kaldığımız sürece hiçbir şeyimiz kaybolmadı. 16 Koyunlarımızı güderken, yanlarında kaldığımız sürece gece gündüz bizi korudular. 17 Şimdi ne yapman gerektiğini iyi düşün. Çünkü efendimize ve bütün ailesine kötülük yapmayı tasarlıyorlar. Üstelik efendimiz o kadar kötü ki, kimse ona bir şey söyleyemiyor.” 18 Bunun üzerine Avigayil, hiç zaman yitirmeden, iki yüz ekmek, iki tulum şarap, hazırlanmış beş koyun, beş sea kavrulmuş buğday, yüz salkım kuru üzüm ve iki yüz parça incir pestili alıp eşeklere yükledi. 19 Sonra uşaklarına, “Önümden gidin, ben arkanızdan geliyorum” dedi. Kocası Naval'a hiçbir şey söylemedi. 20 Avigayil eşeğe binmiş, dağın öbür yolundan inerken, Davut'la adamları da ona doğru ilerliyorlardı. Avigayil onlarla karşılaştı. 21 Davut, “Bu adamın kırdaki malını doğrusu boş yere korudum” demişti, “Onun mallarından hiçbir şey eksilmedi. Öyleyken bana iyilik yapacağına kötülükle karşılık verdi. 22 Eğer sabaha dek adamlarından tek birini bile sağ bırakırsam, Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!” 23 Avigayil Davut'u görünce hemen eşekten indi; Davut'un önünde eğilip yüzüstü yere kapandı. 24 Onun ayaklarına kapanarak şöyle yalvardı: “Efendim, suçu ben, yalnız ben üstüme alıyorum. İzin ver, ben kölen seninle konuşsun, onun söyleyeceklerini dinle. 25 Yalvarırım, efendim, o kötü adam Naval'a aldırma. Çünkü kişiliği tıpkı adı gibidir. Adı akılsız anlamına gelir; kendisi de akılsızın biridir. Ben kulun, efendim Davut'un gönderdiği ulakları görmedim. 26 “Ama şimdi, ey efendim, RAB senin kan dökmene ve kendi elinle öç almana engel oldu. Yaşayan RAB'bin adı ve senin yaşamın hakkı için yalvarırım, düşmanların ve efendime kötülük tasarlayanların tümü Naval gibi olsun. 27 Ben kölenin efendime getirdiği bu armağan, seni izleyen adamlarına verilsin. 28 Lütfen kölenin suçunu bağışla. RAB kesinlikle efendimin soyunu sürdürecektir; çünkü efendim RAB'bin savaşlarını sürdürüyor. Yaşadığın sürece sende hiçbir haksızlık bulunmasın. 29 Biri kalkıp seni öldürmek amacıyla ardına düşerse, yaşamını Tanrın RAB güven altında tutacaktır; düşmanlarını sapanla taş atar gibi fırlatıp atacaktır. 30 RAB, efendime söz verdiği bütün iyilikleri yerine getirip onu İsrail'e önder atadığında, 31 kendi öcünü almak uğruna boş yere kan dökmediğin için pişmanlık ve üzüntü duymayacaksın. RAB efendimi başarıya ulaştırdığında köleni anımsa.”
Avigayil zengin bir adamın karısıydı. Bayan kimin önünde eğilirdi? Ama acil bir durumda hiç çekinmeden birinin-Davud’un önünde yere kapandı ve ona yalvardı. Eli boş dönmedi. Avigayil akıllı bir bayandı. Bununla birlikte Davut’un yapmak üzere olduğu eylemi ruhsal açıdan doğru değerlendirdi ve akıl verdi Davut’a. Davut bu bayana ne gibi bir karşılık verdi?
1. Samuel 25:32-35 Davut, “Bugün seni karşıma çıkaran İsrail'in Tanrısı RAB'be övgüler olsun!” diye karşılık verdi, 33 “Anlayışını kutlarım! Bugün kan dökmemi ve öcümü elimle almamı engellediğin için seni kutlarım. 34 Doğrusu sana kötülük etmemi önleyen İsrail'in Tanrısı yaşayan RAB'bin adıyla derim ki, beni karşılamak için hemen gelmemiş olsaydın, gün doğuncaya dek Naval'ın adamlarından hiçbiri sağ kalmayacaktı.” 35 Avigayil'in kendisine getirdiklerini kabul eden Davut, “Esenlikle evine dön. Sözlerine kulak verip dileğini kabul ettim” dedi.
Avigayil’in bu alçakgönüllü davranışı, kendisini ve bütün ailesini kocasının nankör davranışının neden olacağı ölümden kurtardı. Fakat Avigayil’in Kutsal Kitap’ta anlatılan daha pek çok erdemlerini görüyoruz.
1. Samuel 25:36 Avigayil Naval'ın yanına döndü. Naval evinde krallara yaraşır bir şölen düzenlemişti. Çok sarhoş olduğundan neşeliydi. Bu yüzden Avigayil sabaha dek ona bir şey söylemedi.
Avigayil, Peygamber Süleyman’ın söylediği sözü gayet iyi anladı. Parmağınızı bu yeri tutun ve Vaiz kitapçığına gidelim.
Vaiz 3:7 Yırtmanın zamanı var, dikmenin zamanı var. Susmanın zamanı var, konuşmanın zamanı var.
Avigayil, daha iyi bir konuşma zamanı bulmak için bekleyecekti, dilini tuttu.
1. Samuel 25:37-38 Ama ertesi sabah Naval ayılınca karısı ona olup bitenleri anlattı. İşte o an Naval'ın kalbi sıkıştı ve felç oldu. 38 Yaklaşık on gün sonra da RAB Naval'ı cezalandırıp öldürdü.
Yüreğinizde, “Keşke Rab kocamı öldürse” diyorsanız, sizin kalbiniz doğru değildir. Siz, Allah’ın önünde kocanızı hayat boyunca seveceğini diyerek ant içtiniz. Değişiklik sizin içinizde olsun. Sevginiz yoksa, Rab’den sevgi dileyin.
Zor bir evlilikte Avigayil’in saygısı, sabrı, sağduyusu ve aklı bize iyi bir örnek oluyor. Yüksek bir ideale ulaşabilirsiniz. Dua ederek kendi karakterinizi yakından inceleyin. Hangi değişiklikler evliliğiniz için faydalı olabilir?