i̇sa_mesihe_tanıklık_.pdf |
Yuhanna 5:39 Kutsal Yazılar'ı araştırıyorsunuz. Çünkü bunlar aracılığıyla sonsuz yaşama sahip olduğunuzu sanıyorsunuz. Bana tanıklık eden de bu yazılardır!
Bu sözleri kim söyledi? Evet. İsa Mesih. Kiminle konuşuyordu? Yahudilerle konuşuyordu. Hangi Kutsal Yazılardan bahsediyordu? Tabii ki Eski Ahit denilen Tevrat’tan bahsediyordu. Yahudiler, ne o zamanda ne de bugün İsa’yı Mesih olarak kabul etmiyorlar. Mesih hakkında, kendi ellerindeki Tevrat’ı Hristiyanların yorumlarına göre katiyen değiştirmezlerdi. Hristiyanlar Tevrat’ı değiştirmeye kalkışsalardı Yahudiler izin vermezdi.
Peki, İsa’nın dönemindeki Tevrat’ın şeklini biliyor muyuz? Evet biliyoruz. Çünkü 1946 yılıyla başlayarak 10 sene boyunca yapılan kazı çalışmaları sonucunda, Ölü Deniz Tomarları bulundu. Ester kitapçığı hariç Tevrat’ın tüm 39 kitapçığından parçalar bulundu. Bu yazılar M.Ö. 250 ila M.S. 50 yılına tarihlendirildiler.
İsa’ya işaret eden peygamberlikler genelde üç kategoride bulunuyor. Bunlar şöyledir: direkt, apakoliptik ve örnek peygamberlik sözleridir.
Direkt, yani doğrudan doğruya bir peygamberlik sözünün misali olarak Mika 5:2’ye bakalım:
Mika 5:2 Ama sen, ey Beytlehem Efrata, Yahuda boyları arasında önemsiz olduğun halde, İsrail'i benim adıma yönetecek olan senden çıkacak. Onun kökeni öncesizliğe, zamanın başlangıcına dayanır.
Bu ayet, bir önderin Beytlehem’de doğarak ortaya çıkmasını önbildiriyor. İsa, Yahudilerin söyledikleri gibi bir hilekâr olsaydı, İsa’nın Beytlehem’de doğması tamamen bir tesaduf olurdu. Buna başka bir kanıt ekleyeyim. Önderin kökeni öncesizliğe, zamanın başlangıcına dayandığını söylüyor. O yüzden Yahudiler, bu ayetin Mesih’e ilişkin olduğuna inanıyorlar. Peki İsa’nın bu dünyaya gelmeden önce var olup olmadığı konusunda bir söz var mı?
Yuhanna 8:58-59 İsa, “Size doğrusunu söyleyeyim, İbrahim doğmadan önce ben varım dedi. 59O zaman İsa'yı taşlamak için yerden taş aldılar, ama O gizlenip tapınaktan çıktı.
İsa, İbrahim doğmadan önce kendisinin yaşadığını söyledi. Bunun yanısıra dikkatle bakılırsa, İsa, “İbrahim doğmadan önce ben vardım” demedi. “Varım” dedi. Bu normal gramer değildir. Neden?
Mısır’dan Çıkış 3:14 Tanrı, “Ben Ben'im” dedi, “İsrailliler'e de ki, ‘Beni size Ben Ben'im diyen gönderdi.’
Bu ayette “Ben Ben’im” kelimeleri, Grekçe Septugaint adında tercümede ve Yuhanna’nın Grekçe müjdesinde “Varım” kelimeleri ile aynıdır. Yani İsa ne söylüyordu: Musa’yla konuşan Tanrı benim. O yüzden Yahudiler İsa’yı taşlamak istediler. İsa, bu dünyaya gelmeden önce de vardı. Bunu söylüyordu.
Bu direkt peygamberlik sözlerinde Kutsal Kitap, Mesih’in nerede doğduğunu söylüyor.
İsa’yla ilgili başka direkt peygamberlik sözleri de var:
Zekariya 9:9 Ey Siyon kızı, sevinçle coş! Sevinç çığlıkları at, ey Yeruşalim kızı! İşte kralın! O adil kurtarıcı ve alçakgönüllüdür. Eşeğe, evet, sıpaya, Eşek yavrusuna binmiş sana geliyor!
Yuhanna 12:12-15 Ertesi gün, bayramı kutlamaya gelen büyük kalabalık İsa'nın Yeruşalim'e gelmekte olduğunu duydu. 13 Hurma dalları alarak O'nu karşılamaya çıktılar. “Hozana! Rab'bin adıyla gelene, İsrail'in Kralı'na övgüler olsun!” diye bağırıyorlardı. 14 İsa bir sıpa bulup üzerine bindi. Yazılmış olduğu gibi, “Korkma, ey Siyon kızı! İşte, Kralın sıpaya binmiş geliyor.”
Zekariya, peygamberlik sözlerini İsa doğmadan yüzyıllar önce yazmıştı. İsa dediki: Tevrat bana tanıklık ediyor!
Apokoliptik peygamberlik sözleri farklıdır. Genelde bunlar sembollerle bildirilirler. Bir örneğe bakalım.
Daniel kitapçığından Kitabı Mukaddes çevirisinden alacağız:
Daniel 25 Ve bilip anla ki, Yeruşalimi eski haline koymak ve bina etmek için emrin çıkmasından mesholunan hükümdara kadar yedi hafta, ve altmış iki hafta olacak; o yine sokakla ve hendekle yapılacak, bu da sıkıntı vakitlerinde olacak. 26 Ve bu altmış iki haftadan sonra mesholunan kesilip atılacak, ve bir şeyi olmıyacak; ve gelecek hükümdarın kavmı şehri ve makdisi harap edecek; ve onun sonu tufanla olacak, ve ta sona kadar cenk olacak; harabiyetler takdir olunmuştur.
Emrin çıkması M.Ö. 457 yılında oldu. Apakoliptik , yani sembolik peygamberlik sözlerinde bir gün eşittir bir yıl. Böylece 7 hafta ve 62 hafta toplam 69 hafta, yani 69x7 eşittir 483 sene yapar. M.S. 27 yılında Kutsal Ruh İsa’nın üzerine indi ve Mesih olarak meshedildi.
Matta 3:16-17 İsa vaftiz olur olmaz sudan çıktı. O anda gökler açıldı ve İsa, Tanrı'nın Ruhu'nun güvercin gibi inip üzerine konduğunu gördü. 17 Göklerden gelen bir ses, “Sevgili Oğlum budur, O'ndan hoşnudum” dedi.
Tevrat, İsa Mesih’in ne zaman ortaya çıkacağını önceden bildirdi.
Ücüncü tür, İsa’ya işaret eden peygamberlik sözü, örnek peygamberlikleridir. Örnek peygamberliklerinde, tarihte bir olay vardır. Rab, peygamberler aracılığıyla bu olayı kaydediyor ve daha sonra gelecekte ona benzer bir şekilde başka bir olay oluyor. Kaydedilmiş olay, sonraki olay için bir önbildiri olur. Örnek vererek daha kolay anlayacağız.
Mezmurlar 22:1 Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin? Niçin bana yardım etmekten, Haykırışıma kulak vermekten uzak duruyorsun?
İsa, çarmıhtayken şunu söyledi:
Markos 15:34 Saat üçte İsa yüksek sesle, “Elohi, Elohi, lema şevaktani” yani, “Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin?” diye bağırdı.
Peygamber Davut yaşarken, bir zaman, herhalde kendisini Allah tarafından terk edilmiş hissederek bu mezmuru yazdı. Ancak Davut bir peygamberdi ve sözleri boş değildi. Davut’un kaydettiği bu sözler, kendi durumundan daha önemli anlam taşıyorlardı. Bakın:
Mezmurlar 22:7-8 Beni gören herkes alay ediyor, Sırıtıp baş sallayarak diyorlar ki, 8 “Sırtını RAB'be dayadı, kurtarsın bakalım onu, Madem onu seviyor, yardım etsin!”
Matta 27:38-43 İsa'yla birlikte, biri sağında öbürü solunda olmak üzere iki haydut da çarmıha gerildi. 39 Oradan geçenler başlarını sallayıp İsa'ya sövüyor, “Hani sen tapınağı yıkıp üç günde yeniden kuracaktın? Haydi, kurtar kendini! Tanrı'nın Oğlu'ysan çarmıhtan in!” diyorlardı. 40 41 Başkâhinler, din bilginleri ve ileri gelenler de aynı şekilde O'nunla alay ederek, “Başkalarını kurtardı, kendini kurtaramıyor” diyorlardı. “İsrail'in Kralı imiş! Şimdi çarmıhtan aşağı insin de O'na iman edelim. 42 43 Tanrı'ya güveniyordu; Tanrı O'nu seviyorsa, kurtarsın bakalım! Çünkü, ‘Ben Tanrı'nın Oğlu'yum’ demişti.”
Görüyor musunuz? Yüzyıllar önce yazılan kelimeler, başka bir olayda gerçekleşiyorlar. Bunu sadece ve sadece Allah kesinlikle yapabilir.
Mezmurlar 22:14-15 Su gibi dökülüyorum, Bütün kemiklerim oynaklarından çıkıyor; Yüreğim balmumu gibi içimde eriyor. 15 Gücüm çömlek parçası gibi kurudu, Dilim damağıma yapışıyor; Beni ölüm toprağına yatırdın.
Bu sözlerin Davut’un hayatında gerçekleşip gerçekleşmediğini bilmiyoruz. Belki onlar sırf bir önbildiridir. Ancak bu sözler birinin çarmıha gerilmesini gayet iyi bir şekilde tasvir ediyor.
Bu sonraki ayet Grekçe cevirisinde şöyle bulunuyor. İfadeye dikkat ediniz.
Mezmurlar 22:16 Köpekler kuşatıyor beni, Kötüler sürüsü çevremi sarıyor, Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar.
İsa Mesih, ellerinden ve ayaklarından çarmıha cakıldı.
Mezmurlar 22:18 Giysilerimi aralarında paylaşıyor, Elbisem için kura çekiyorlar.
Matta 27:35 Askerler O'nu çarmıha gerdikten sonra kura çekerek giysilerini aralarında paylaştılar.
Bazı insanlar şöyle derler: Hristiyanlar İncil’i değiştirerek Tevrat’a İsa’nın hayatını bağdaştırdılar. Öyle mi kardeşim? Peki İsa, kendisini uydurmuş bir hikâyeye bağdaştırmak için mi çarmıha gerilmesine izin verdi? Peki yüzlerce tanık bir araya gelerek bütün ayrıntılarda anlaşarak bir düzen mi kurdular? Türkiye’de 500’den fazla milletvekilinin hiçbir konuda oybirliğiyle anlaşamayacaklarını biliyorsunuz ve 500’den fazla İsa’nın takipçilerinin tam olarak bir sürü yalana katılarak can pahasına büyük bir hile kurduklarına mı inanıyorsunuz? Rica ediyorum. Böyle birşey olamaz!
Bazı insanlar şöyle derler: İsa Mesih çarmıha gerilmedi. Allah bir başkasını oraya koydu ve İsa gibi göründü.
Peki Allah’ın hilekâr olduğunu mu söylüyorlar?
Putperest Tacitus adında bir tarihçi şöyle yazdı:
İsmi kendisinden gelen Christus’a [yani Mesih’e], Sezar Tiberius’un hükümdarlık döneminde valilerimizden biri olan Pontius Pilatus tarafından en yüksek ceza çektirildi…
Yahudi olan Flavius Josephus da Yahudilerin Eski Çağları [Antiquities of the Jews] adında eserinde, (18. Kitap bölüm 3, 3) şöyle yazdı:
Şimdi bu civarında İsa adında bir bilge vardı. Şaşırtıcı eylemler yaptı ve gerçeği memnuniyetle kabul edenlerin öğretmeniydi. Hem Yahudi hem de Yahudi olmayanlar arasında çok takipçisi vardı. Pilatus, önderlerimizin tavsiyesiyle onu çarmıha makum etti, başlangıçtan beri onu sevenler de onu terk etmediler. Ondan isimlendirilen Hristiyan grubu, bugüne kadar mevcut.
Hristiyan olmayanlar, İsa’nın ölümüne tanıklık ediyorlar.
Tabii ki, çünkü İsa, dünyanın günah sunusu olarak öldü.
İbraniler 9:27-28 Bir kez ölmek, sonra da yargılanmak nasıl insanların kaderiyse, Mesih de birçoklarının günahlarını yüklenmek için bir kez kurban edildi. İkinci kez, günah yüklenmek için değil, kurtuluş getirmek için kendisini bekleyenlere görünecektir.
Kurban sisteminin anlamı budur. Tevrat’ta insanlar koyunlarını, kuzularını, bazı durumlarda büyük baş hayvanlarını tapınağa getirip, hayvanın başına ellerini koyarak günahlarını sembolik olarak hayvana aktardılar ve hayvanı kestiler. Neden? Günahın ücreti dua değildir. Günahın ücreti hac değildir. Günahın ücreti para değildir. Günahın ücreti ölümdür. Hayvanın ölmesi, İsa’nın ölümünün örneğiydi.
İbraniler 9:22 Nitekim Kutsal Yasa uyarınca hemen her şey kanla temiz kılınır, kan dökülmeden bağışlama olmaz.
Kan dökülmeden bağışlanma olmaz. İnsanlar, Allah’ın adaletini düşük bir seviyeye indirmek istiyorlar. Onlar, Allah’ın, hiçbir ceza uygulamadan insanları affettiğini söylerler. Oöyle olsaydı, Allah günahın icracısı olurdu. Allah adildir. Her affedilen günah, Mesih’in bedeninde cezasını buldu. Bu yüzden, Kutsal Yazılar diyor ki:
Elçilerin İşleri 4:12 Başka hiç kimsede kurtuluş yoktur. Bu göğün altında insanlara bağışlanmış, bizi kurtarabilecek başka hiçbir ad yoktur.
Bugün sunduğumuz önbildiren peygamberlik sözleri, sadece birkaç örnektir. Daha pek çokları var. Kutsal Yazılar, İsa’dan bahsediyor. Çünkü İsa ve O’nun çarmıha gerilmesi günahların tek bağışlanma aracıdır. Başka yol, adaletsiz yoldur.
Peki insanlar neden inanmıyorlar? Çünkü inanmak istemiyorlar. Sizi ikna etmek için ne daha gerekiyor? Peygamberlerin sözlerine inanmazsanız, biri gözlerinizin önünde ölümden dirilse bile inanmazsınız. Şu an merhametin kapısı açıktır. Ama sonsuza dek açık olmayacak. Gelin şimdi iman edin. Kazanacağız sonsuz yaşamdır.
Romalılar 6:23 Çünkü günahın ücreti ölüm, Tanrı'nın armağanı ise Rabbimiz Mesih İsa'da sonsuz yaşamdır.
Bu sözleri kim söyledi? Evet. İsa Mesih. Kiminle konuşuyordu? Yahudilerle konuşuyordu. Hangi Kutsal Yazılardan bahsediyordu? Tabii ki Eski Ahit denilen Tevrat’tan bahsediyordu. Yahudiler, ne o zamanda ne de bugün İsa’yı Mesih olarak kabul etmiyorlar. Mesih hakkında, kendi ellerindeki Tevrat’ı Hristiyanların yorumlarına göre katiyen değiştirmezlerdi. Hristiyanlar Tevrat’ı değiştirmeye kalkışsalardı Yahudiler izin vermezdi.
Peki, İsa’nın dönemindeki Tevrat’ın şeklini biliyor muyuz? Evet biliyoruz. Çünkü 1946 yılıyla başlayarak 10 sene boyunca yapılan kazı çalışmaları sonucunda, Ölü Deniz Tomarları bulundu. Ester kitapçığı hariç Tevrat’ın tüm 39 kitapçığından parçalar bulundu. Bu yazılar M.Ö. 250 ila M.S. 50 yılına tarihlendirildiler.
İsa’ya işaret eden peygamberlikler genelde üç kategoride bulunuyor. Bunlar şöyledir: direkt, apakoliptik ve örnek peygamberlik sözleridir.
Direkt, yani doğrudan doğruya bir peygamberlik sözünün misali olarak Mika 5:2’ye bakalım:
Mika 5:2 Ama sen, ey Beytlehem Efrata, Yahuda boyları arasında önemsiz olduğun halde, İsrail'i benim adıma yönetecek olan senden çıkacak. Onun kökeni öncesizliğe, zamanın başlangıcına dayanır.
Bu ayet, bir önderin Beytlehem’de doğarak ortaya çıkmasını önbildiriyor. İsa, Yahudilerin söyledikleri gibi bir hilekâr olsaydı, İsa’nın Beytlehem’de doğması tamamen bir tesaduf olurdu. Buna başka bir kanıt ekleyeyim. Önderin kökeni öncesizliğe, zamanın başlangıcına dayandığını söylüyor. O yüzden Yahudiler, bu ayetin Mesih’e ilişkin olduğuna inanıyorlar. Peki İsa’nın bu dünyaya gelmeden önce var olup olmadığı konusunda bir söz var mı?
Yuhanna 8:58-59 İsa, “Size doğrusunu söyleyeyim, İbrahim doğmadan önce ben varım dedi. 59O zaman İsa'yı taşlamak için yerden taş aldılar, ama O gizlenip tapınaktan çıktı.
İsa, İbrahim doğmadan önce kendisinin yaşadığını söyledi. Bunun yanısıra dikkatle bakılırsa, İsa, “İbrahim doğmadan önce ben vardım” demedi. “Varım” dedi. Bu normal gramer değildir. Neden?
Mısır’dan Çıkış 3:14 Tanrı, “Ben Ben'im” dedi, “İsrailliler'e de ki, ‘Beni size Ben Ben'im diyen gönderdi.’
Bu ayette “Ben Ben’im” kelimeleri, Grekçe Septugaint adında tercümede ve Yuhanna’nın Grekçe müjdesinde “Varım” kelimeleri ile aynıdır. Yani İsa ne söylüyordu: Musa’yla konuşan Tanrı benim. O yüzden Yahudiler İsa’yı taşlamak istediler. İsa, bu dünyaya gelmeden önce de vardı. Bunu söylüyordu.
Bu direkt peygamberlik sözlerinde Kutsal Kitap, Mesih’in nerede doğduğunu söylüyor.
İsa’yla ilgili başka direkt peygamberlik sözleri de var:
Zekariya 9:9 Ey Siyon kızı, sevinçle coş! Sevinç çığlıkları at, ey Yeruşalim kızı! İşte kralın! O adil kurtarıcı ve alçakgönüllüdür. Eşeğe, evet, sıpaya, Eşek yavrusuna binmiş sana geliyor!
Yuhanna 12:12-15 Ertesi gün, bayramı kutlamaya gelen büyük kalabalık İsa'nın Yeruşalim'e gelmekte olduğunu duydu. 13 Hurma dalları alarak O'nu karşılamaya çıktılar. “Hozana! Rab'bin adıyla gelene, İsrail'in Kralı'na övgüler olsun!” diye bağırıyorlardı. 14 İsa bir sıpa bulup üzerine bindi. Yazılmış olduğu gibi, “Korkma, ey Siyon kızı! İşte, Kralın sıpaya binmiş geliyor.”
Zekariya, peygamberlik sözlerini İsa doğmadan yüzyıllar önce yazmıştı. İsa dediki: Tevrat bana tanıklık ediyor!
Apokoliptik peygamberlik sözleri farklıdır. Genelde bunlar sembollerle bildirilirler. Bir örneğe bakalım.
Daniel kitapçığından Kitabı Mukaddes çevirisinden alacağız:
Daniel 25 Ve bilip anla ki, Yeruşalimi eski haline koymak ve bina etmek için emrin çıkmasından mesholunan hükümdara kadar yedi hafta, ve altmış iki hafta olacak; o yine sokakla ve hendekle yapılacak, bu da sıkıntı vakitlerinde olacak. 26 Ve bu altmış iki haftadan sonra mesholunan kesilip atılacak, ve bir şeyi olmıyacak; ve gelecek hükümdarın kavmı şehri ve makdisi harap edecek; ve onun sonu tufanla olacak, ve ta sona kadar cenk olacak; harabiyetler takdir olunmuştur.
Emrin çıkması M.Ö. 457 yılında oldu. Apakoliptik , yani sembolik peygamberlik sözlerinde bir gün eşittir bir yıl. Böylece 7 hafta ve 62 hafta toplam 69 hafta, yani 69x7 eşittir 483 sene yapar. M.S. 27 yılında Kutsal Ruh İsa’nın üzerine indi ve Mesih olarak meshedildi.
Matta 3:16-17 İsa vaftiz olur olmaz sudan çıktı. O anda gökler açıldı ve İsa, Tanrı'nın Ruhu'nun güvercin gibi inip üzerine konduğunu gördü. 17 Göklerden gelen bir ses, “Sevgili Oğlum budur, O'ndan hoşnudum” dedi.
Tevrat, İsa Mesih’in ne zaman ortaya çıkacağını önceden bildirdi.
Ücüncü tür, İsa’ya işaret eden peygamberlik sözü, örnek peygamberlikleridir. Örnek peygamberliklerinde, tarihte bir olay vardır. Rab, peygamberler aracılığıyla bu olayı kaydediyor ve daha sonra gelecekte ona benzer bir şekilde başka bir olay oluyor. Kaydedilmiş olay, sonraki olay için bir önbildiri olur. Örnek vererek daha kolay anlayacağız.
Mezmurlar 22:1 Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin? Niçin bana yardım etmekten, Haykırışıma kulak vermekten uzak duruyorsun?
İsa, çarmıhtayken şunu söyledi:
Markos 15:34 Saat üçte İsa yüksek sesle, “Elohi, Elohi, lema şevaktani” yani, “Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin?” diye bağırdı.
Peygamber Davut yaşarken, bir zaman, herhalde kendisini Allah tarafından terk edilmiş hissederek bu mezmuru yazdı. Ancak Davut bir peygamberdi ve sözleri boş değildi. Davut’un kaydettiği bu sözler, kendi durumundan daha önemli anlam taşıyorlardı. Bakın:
Mezmurlar 22:7-8 Beni gören herkes alay ediyor, Sırıtıp baş sallayarak diyorlar ki, 8 “Sırtını RAB'be dayadı, kurtarsın bakalım onu, Madem onu seviyor, yardım etsin!”
Matta 27:38-43 İsa'yla birlikte, biri sağında öbürü solunda olmak üzere iki haydut da çarmıha gerildi. 39 Oradan geçenler başlarını sallayıp İsa'ya sövüyor, “Hani sen tapınağı yıkıp üç günde yeniden kuracaktın? Haydi, kurtar kendini! Tanrı'nın Oğlu'ysan çarmıhtan in!” diyorlardı. 40 41 Başkâhinler, din bilginleri ve ileri gelenler de aynı şekilde O'nunla alay ederek, “Başkalarını kurtardı, kendini kurtaramıyor” diyorlardı. “İsrail'in Kralı imiş! Şimdi çarmıhtan aşağı insin de O'na iman edelim. 42 43 Tanrı'ya güveniyordu; Tanrı O'nu seviyorsa, kurtarsın bakalım! Çünkü, ‘Ben Tanrı'nın Oğlu'yum’ demişti.”
Görüyor musunuz? Yüzyıllar önce yazılan kelimeler, başka bir olayda gerçekleşiyorlar. Bunu sadece ve sadece Allah kesinlikle yapabilir.
Mezmurlar 22:14-15 Su gibi dökülüyorum, Bütün kemiklerim oynaklarından çıkıyor; Yüreğim balmumu gibi içimde eriyor. 15 Gücüm çömlek parçası gibi kurudu, Dilim damağıma yapışıyor; Beni ölüm toprağına yatırdın.
Bu sözlerin Davut’un hayatında gerçekleşip gerçekleşmediğini bilmiyoruz. Belki onlar sırf bir önbildiridir. Ancak bu sözler birinin çarmıha gerilmesini gayet iyi bir şekilde tasvir ediyor.
Bu sonraki ayet Grekçe cevirisinde şöyle bulunuyor. İfadeye dikkat ediniz.
Mezmurlar 22:16 Köpekler kuşatıyor beni, Kötüler sürüsü çevremi sarıyor, Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar.
İsa Mesih, ellerinden ve ayaklarından çarmıha cakıldı.
Mezmurlar 22:18 Giysilerimi aralarında paylaşıyor, Elbisem için kura çekiyorlar.
Matta 27:35 Askerler O'nu çarmıha gerdikten sonra kura çekerek giysilerini aralarında paylaştılar.
Bazı insanlar şöyle derler: Hristiyanlar İncil’i değiştirerek Tevrat’a İsa’nın hayatını bağdaştırdılar. Öyle mi kardeşim? Peki İsa, kendisini uydurmuş bir hikâyeye bağdaştırmak için mi çarmıha gerilmesine izin verdi? Peki yüzlerce tanık bir araya gelerek bütün ayrıntılarda anlaşarak bir düzen mi kurdular? Türkiye’de 500’den fazla milletvekilinin hiçbir konuda oybirliğiyle anlaşamayacaklarını biliyorsunuz ve 500’den fazla İsa’nın takipçilerinin tam olarak bir sürü yalana katılarak can pahasına büyük bir hile kurduklarına mı inanıyorsunuz? Rica ediyorum. Böyle birşey olamaz!
Bazı insanlar şöyle derler: İsa Mesih çarmıha gerilmedi. Allah bir başkasını oraya koydu ve İsa gibi göründü.
Peki Allah’ın hilekâr olduğunu mu söylüyorlar?
Putperest Tacitus adında bir tarihçi şöyle yazdı:
İsmi kendisinden gelen Christus’a [yani Mesih’e], Sezar Tiberius’un hükümdarlık döneminde valilerimizden biri olan Pontius Pilatus tarafından en yüksek ceza çektirildi…
Yahudi olan Flavius Josephus da Yahudilerin Eski Çağları [Antiquities of the Jews] adında eserinde, (18. Kitap bölüm 3, 3) şöyle yazdı:
Şimdi bu civarında İsa adında bir bilge vardı. Şaşırtıcı eylemler yaptı ve gerçeği memnuniyetle kabul edenlerin öğretmeniydi. Hem Yahudi hem de Yahudi olmayanlar arasında çok takipçisi vardı. Pilatus, önderlerimizin tavsiyesiyle onu çarmıha makum etti, başlangıçtan beri onu sevenler de onu terk etmediler. Ondan isimlendirilen Hristiyan grubu, bugüne kadar mevcut.
Hristiyan olmayanlar, İsa’nın ölümüne tanıklık ediyorlar.
Tabii ki, çünkü İsa, dünyanın günah sunusu olarak öldü.
İbraniler 9:27-28 Bir kez ölmek, sonra da yargılanmak nasıl insanların kaderiyse, Mesih de birçoklarının günahlarını yüklenmek için bir kez kurban edildi. İkinci kez, günah yüklenmek için değil, kurtuluş getirmek için kendisini bekleyenlere görünecektir.
Kurban sisteminin anlamı budur. Tevrat’ta insanlar koyunlarını, kuzularını, bazı durumlarda büyük baş hayvanlarını tapınağa getirip, hayvanın başına ellerini koyarak günahlarını sembolik olarak hayvana aktardılar ve hayvanı kestiler. Neden? Günahın ücreti dua değildir. Günahın ücreti hac değildir. Günahın ücreti para değildir. Günahın ücreti ölümdür. Hayvanın ölmesi, İsa’nın ölümünün örneğiydi.
İbraniler 9:22 Nitekim Kutsal Yasa uyarınca hemen her şey kanla temiz kılınır, kan dökülmeden bağışlama olmaz.
Kan dökülmeden bağışlanma olmaz. İnsanlar, Allah’ın adaletini düşük bir seviyeye indirmek istiyorlar. Onlar, Allah’ın, hiçbir ceza uygulamadan insanları affettiğini söylerler. Oöyle olsaydı, Allah günahın icracısı olurdu. Allah adildir. Her affedilen günah, Mesih’in bedeninde cezasını buldu. Bu yüzden, Kutsal Yazılar diyor ki:
Elçilerin İşleri 4:12 Başka hiç kimsede kurtuluş yoktur. Bu göğün altında insanlara bağışlanmış, bizi kurtarabilecek başka hiçbir ad yoktur.
Bugün sunduğumuz önbildiren peygamberlik sözleri, sadece birkaç örnektir. Daha pek çokları var. Kutsal Yazılar, İsa’dan bahsediyor. Çünkü İsa ve O’nun çarmıha gerilmesi günahların tek bağışlanma aracıdır. Başka yol, adaletsiz yoldur.
Peki insanlar neden inanmıyorlar? Çünkü inanmak istemiyorlar. Sizi ikna etmek için ne daha gerekiyor? Peygamberlerin sözlerine inanmazsanız, biri gözlerinizin önünde ölümden dirilse bile inanmazsınız. Şu an merhametin kapısı açıktır. Ama sonsuza dek açık olmayacak. Gelin şimdi iman edin. Kazanacağız sonsuz yaşamdır.
Romalılar 6:23 Çünkü günahın ücreti ölüm, Tanrı'nın armağanı ise Rabbimiz Mesih İsa'da sonsuz yaşamdır.